Zimbabve, dost canlısı insanları ve zengin kültürü keşfetmeniz için size eşsiz ve çeşitli bir kültür sunuyor. Nereye giderseniz gidin, her zaman güler yüzlü ve yardım eli uzatmaya istekli sıcak ve misafirperver insanlarla çevrili olacaksınız. Zimbabve'deki başlıca kültürel gruplar Shona ve Ndebele'dir. Shona halkı, bölgesel imparatorluğun antik başkenti olan Büyük Zimbabve'nin kurucularıydı. Zimbabvelilerin yaklaşık yüzde 85'i kendilerini Shona olarak tanımlıyor. Ndebele, nüfusun yaklaşık yüzde 12'sini oluşturan bir sonraki en büyük gruptur. Ndebele, 19. yüzyılın başlarında kabile grubundan ayrılan Zulu halkının bir koludur. Zimbabve'de bulunan diğer kültürel gruplar arasında Shangaan, Venda Chewa ve Tonga Halkı bulunmaktadır.

Zimbabvelilerin üçte ikisinden fazlası Shona'yı ana dilleri olarak konuşurken, altı kişiden biri Ndebele'yi konuşuyor. Hem Shona hem de Ndebele Bantu dilleridir. Büyük güney göçlerinden bu yana, Bantu konuşan gruplar şu anda Zimbabve'yi 10 asırdan fazla bir süredir doldurdular. Ndebele'yi konuşanlar Bulawayo'nun etrafında bir daire içinde yoğunlaşırlar, her tarafta Shona konuşan halklar vardır - güneybatıda Kalanga, doğuda Karanga, Nyanga (eski adıyla Fort Victoria), kuzeydoğuda Zezuru ve kuzeyde Rozvi ve Tonga. Evlilikler arası nesiller, Shona ve Ndebele halkları arasındaki dilsel bölünmeyi bir dereceye kadar bulanıklaştırdı.

Zimbabve, şarkı ve dans, çömlekçilik, sepetçilik, tekstil, mücevher ve taş oymacılığı gibi çok zengin, heyecan verici ve çeşitli sanat ve kültür sistemleriyle övünen farklı gelenek ve inançlara sahip insanlardan oluşur. Ülke, mükemmel ve dünyaca ünlü performans sanatçılarına ve heykeltıraşlara sahiptir. Sonuç olarak, ülkenin sanat ürünleri, dünyada bulunabilecek en iyi Afrika sanatı arasındadır. Zimbabve ayrıca taş heykelleri ve ahşap oymaları ile ünlüdür. Zimbabve'nin taş heykel sergilerinden sadece birkaçından bahsetmek gerekirse; New Jersey'deki (ABD) Valley Arts, New York'taki Modern Sanatlar Müzesi, Chicago'daki Field Museum of National History, Indianapolis'teki Museum of Arts ve İngiltere'deki British Museum örnek olarak verilebilir. Taş heykel ve ahşap oymalar, Zimbabve'de gelişen sanat biçimleridir ve kökleri kültürümüzdedir. Taş heykeller ve ahşap oymalar yaşam hakkında güçlü mesajlar verir ve insanlar, hayvanlar, kuşlar vb. şeklinde olabilir.